BEYAN'ÜL FARK
BEYAN'ÜL FARK
Hakim Tirmizi
Beyan'ül Fark adlı kitabında kalbî bilginin sınıflandırmasını
yapmıştır.Nübüvvet ve velayet arasındaki ilişkiyi izah etmiştir. .Din
ilimlerinin yöntemine eleştiride bulunmuştur.Tasavvufu istismar edenleri ikaz
etme amacı vardır. . Kalbi 4 bölüme ayırmıştır
bunlar:sadr,kalp,fuad,lüb .Bu 4 bölümün kendi aralarında birliktelikleri ve
ayrılıkları vardır.Bu makalede bu ayrımları inceleyeceğiz
İlk başlığımız SADR:
Hakim Tirmizi'nin ifade ettiği gibi sadr cevizin kabuğudur. Yani kalbin en üst
katmanıdır.Sadr kinlerin, arzuların kalbe giriş yeridir.Günlük bilgiler
buradadır.Sadra girişin ilk yolu duyma
ve öğrenmedir . Nefsin kaynağı sadra yakındır.Aynı zamanda sadr islam nurunun
bulunduğu yerdir.Sadr dıştan bilgilendirildiği gibi içten de beslenir.Bilginin
kaynağı da kalptir.Hakim Tirmizi Kaynak İlim başlığında ilimleri ikiye
ayırmıştır.bunlar:Hikmet ve işaret ilmi diğeri ise İbare ilmidir.Hikmet ve
işaret ilmi Allah'ın kula itaat etmesiyle oluşur.İbare ise teorik
bilgilerdir.Sadr nuru artadabilir azaladabilir.Ama kalbin nurunun eksilmesi söz
konusu değildir.Sadrın hayatı ve canlılığı İslam ruhuna bağlıdır.
KALP:
Sadrdan sonra kalp gelir. Hakim Tirmizi'nin
benzetmesinde cevizdir.Kalp iman nurunun bulunduğu yerdir.Güzel duyguların
mekanıdır.Kesin inanç,Allah sevgisi,korku-ümit vb.Kalp bilgi esaslarının
kaynağıdır.Sadra kalpten bilgi gider.Körlük ve görme kalbe ait fiillerdir.
FUAD:
Kalpden sonra fuad gelir.Fuad fayda
anlamındaki ‘faide’ kelimesinden türemiştir.Hakim Tirmizi kalp bilir fuad ise
müşahede eder der. Fuad görmezse kalp bilemez.Kalbin koruyucusu
Rahmandır.Fuadın koruyucusu ise Rahimdir.Kalp bilir Fuad ise müşahede eder.Marifetin
kaynağı burasıdır.
LÜBB:
Lübbün sözlük anlamı ‘akıl’dır.Fakat lübb ile
akıl arasında fark vardır.Tevhidin kaynağı lübdür.Hakim Tirmizi lübbü cevizin
özündeki yağa benzetmiştir.Lübb en yetkin nurdur.Aklı lübb dışında mecaz anlam
olarak dünyevi bilgiler anlamında kullanılmaktadır.
Hakim Tirmizi kitabında aklı ikiye
ayırmıştır:1-Tecrübi,2-Fıtrat,3-Miras
Hakim Tirmizi aklın başka isimlerini
hilim,nüha,hicr olarak geçtiğini ayetlerle ortaya koymuştur.İnsnaın aklının
sınırlı bir akıl olduğunu bu akılla sınırsız bir varlığı anlayamayacağını
savunur.
Tecrübi
akıl:Tecrübelerden yararlanılarak kazanılan akıldır.
Fıtrat Aklı:İnsana sorumluluk sahibi yapan
akıldır.
Miras Alınan Akıl:Yetişkin,akıllı,hikmet
sahibi,bilgili insan akılsız bir evlat veya akılsız bir öğrenciyle
sınanabilir.Bu akıllı insan ölür Allah onun hatrına güzel huylarını akılsıza
miras yapar.Allah’ın ihsan ve cömertliğiyle iman etmeyen kimselerde de aklı
toplayabilir.
Burada iman ile kazanılan akıl(lüb ) ile
canlıların hepsine verilen akıl farklı anlamlarda kullanılmıştır.Tek yönlü
akletme yetilerini eleştirmiştir.Hem zahiri hem de batıni akletme olması
gerektiğini ifade etmiştir.’Akıl Rabliği idrak etmek için değil kulluğu yerine
getirmek için insana verilmiş bileşik bir araçtır’.Akıl sınırlı olması
sebebiyle sonsuz bir varlığın hakkatini anlayamaz.Bunun için Allah’ın
hakikatini anlamaya çalışan aklın asla o boyuta ulaşamayacağı böyle bunun da
olamayacağını ifade eder.
Yorumlar
Yorum Gönder