İBANE
İBANE
Ehl-i sünnet mezhebinin ilk amentüsü sayılan
İbane.Temel itikadi sorunları kendi başlığı altında incelemiştir.Kitapta
alanındaki diğer eserlerden farklı olarak Ru’yetullah meselesi başta yer almaktadır.Üç esastan nübüvvete
atıflar mevcuttur.Ama nübüvvet müstakil olarak incelenmemiştir.İlk dönem eseri
olduğu için uluhiyet merkezlidir. Eserde
Mu’tezile ve diğer ehl-i bidat fırkalarına eleştiriler mevcuttur.İmam
Eş’ari’nin hayatına baktığımızda eseri nasıl bir psikolojik alt yapıyla
yazdığını anlayabiliriz.Eş’ar’i’nin üvey babası Mutezile mensubu idi.Eş’ari de
kırk yaşına kadar Mutezile mensubu idi hatta o yönde eserler vermiştir.Kırk
yaşından sonra radikal bir kararla dönüş
yapmıştır.Eserinde Ahmet bin Hanbel’in etkisi görülmektedir.Kur’an’ı Kerim’i
yoruma mahal bırakmadan ilk anlamıyla anlaşılması gerektiğini savunur.Allah
isterse her şey olur prensibiyle
savunmalar yapmış .Tabiri caizse düz bir tanrı tasavvuru ortaya
koymuştur.Ru’yetullah’ın mümkün olduğunu zira var olan her şeyin
görülebileceğini savunur.Eğer öyle olmasaydı Allah’ın peygamberi Hz. Musa öyle
bir şeyi istemezdi şeklinde delillendiriyor. Ru’yetullah’ı aklen mümkün naklen
vacip görmektedir. İmam-ı Azam’da
Allah’ı baş gözüyle görmek olarak ruy’etullahı mümkün hatta kesin
görmektedir.Allah’ın arşa istiva etmesi meselesini orada bulunmak anlamında
algılayan Eş’ari bu konuda bugün
bilinenin zıttı bir fikirdedir.Zira bugünki Ehl-i sünnet inancı Allah’ın her
yerde olduğunu kabul etmektedir.Buna delil olarak da “Andolsun, insanı biz
yarattık ve nefsinin ona verdiği vesveseyi de biz biliriz. Çünkü biz, ona şah
damarından daha yakınız.”(Kaf/16) ayetini kullanmaktadırlar.Fıkh’ul Ekber ve
İbane birbirine paralel kitaplardır.Kur’an’ın mahluk olduğuna dair fikre karşı mahluk olmadığını :” O, gökleri ve yeri
örneksiz yaratandır. Bir işe hükmetti mi ona sadece “ol” der, o da hemen
oluverir.”ayetinden hareketle kabul eder.İmam’ı Azam da Kur’an’ın mahluk
olmadığını yalnızca harflerinin mahluk olduğunu söyler.Allah’ın yüzü ,gözü ve
iki eli olduğu meselesini kabul ederken reddedenleri Hıristiyanlara
benzetmektedir. Eş’ar’i ru’yetullah,istiva ,yed ,havz vb. meselelerde lafzı
olduğu gibi almış yorumlamadan kaçınmıştır.
Eş’ar’i Mutezile’den koparak tepkisel bir
tarz geliştirmiş.Mutezileye zıt bir yol izlemiştir. Eş’arî’nin, uzun yıllar etkisinde kaldığı Mutezili
kelam düşüncesinden uzaklaşarak kendine özgü bir çerçeve ortaya koyuşu en çok
da İbâne üzerinden takip edilebilir
Yorumlar
Yorum Gönder